Korkut Tuna ve Bilginin Batılılaştırılması

Yazarlar

Sosyoloji 18. Yüzyıl sonlarına doğru ortaya çıkmış 19. Yüzyılda ayrı bir bilim dalı haline gelmiş, yüz yıllı aşkın bir süredir var olsa da binlerce yıllık geçmişe sahip bazı bilimlerle karşılaştırıldığında genç bir bilim dalıdır (Freyer, 2013, 13). Batının, kendi toplumsal sorunlarına çözüm arayışının sonucunda ortaya çıkmış olan sosyolojinin Türkiye’ye girişi Ziya Gökalp ve Prens Sabahattin ile olmuştur. Ziya Gökalp’ın 1914 yılında İstanbul Üniversitesinde ilk sosyoloji kürsüsünü kurması ile Türk sosyolojisinin tarihi başlamış ve süreç içerisinde pek çok farklı ekol, pek çok farklı isim ortaya çıkmıştır. Bu iki isim yani Ziya Gökalp ve Prens Sabahattin sosyolojinin Türkiye’de öncülüğünü yapmışlardır. Her ikisi de bilimsel faaliyetlerinin yanı sıra siyasetin de içinde olan isimlerdir. Ziya Gökalp İttihat ve Terakki partisi içerisinde yer almış, Cumhuriyetin kuruluşunda da görev üstlenmiş olan bir düşünürdür. Prens Sabahattin ise Le Play takipçisidir ve özel mülkiyete dayalı adem-i merkeziyetçi bir yapı önermektedir. Her iki sosyologta toplumsal sorunlara çözüm bulma arayışı içerisindedirler. Ancak bu dönemde toplumsal sorunların çözümü Batı sosyolojisinin aktarılmasında görülmektedir. Daha bu ilk dönemden itibaren Batılı kuramlar evrensel kabul edilerek bu kuramların Türk toplumu için de geçerli olduğu kanıtlanmaya çalışılmıştır (Şan, 2008, 654-655). Cumhuriyetin ilanıyla birlikte Türkiye’de yeni bir devlet kurulmuş böylece ülke siyaseten kurtulmuş ve Türk siyasi hayatında ve sosyolojisinde etkili olan Ziya Gökalp ve Prens Sabahattin tarih sahnesinden çekilmiş ve bu durum 1923’lerde Türk sosyolojisinde bir durgunluğa sebep olmuştur (Kaçmazoğlu, 2011, Akt. Alan,2015, s.28). Mehmet İz, Necmettin Sadak ve İsmail Hakkı Baltacıoğlu 1923’ten 1933’e kadar etkili olan isimlerdir. Bu dönemde Türk sosyolojisi önemini kaybetmiş, resmî ideolojiye eklemlenmiş ve devletin politikalarına hizmet görevini yerine getirmeye başlamış, konuları resmî ideoloji tarafından belirlenen bir bilim halini almıştır (Alan, 2015, s.30). 1933-1939 yılları arasında İstanbul merkezi konumdadır. 1940’lara gelindiğinde ise Türk sosyolojisinde İstanbul ekolü ve Ankara ekolü olmak üzere iki ekol etkilidir. İstanbul’da Hilmi Ziya Ülken, Z. Fahri Fındıkoğlu ve Nurettin Şazi Kösemihal, Ankara da ise Behice Boran ve Niyazi Berkes öne çıkan isimlerdir (Alan, 2015, 34) Bu yıllar Türk sosyolojisinin kurumsallaştığı yıllardır. Aynı zamanda bu dönem Türk sosyolojisinin gelişimine önemli katkılarda bulunan sosyoloji dergilerinin de revaçta olduğu bir dönemdir (Alan, 2015, 39-40).
Oku Okut Yayınları, kitabın yayım ve dağıtım hakkını saklı tutar. Ticari kullanım için yayınevine başvurulması gerekir.

Korkut Tuna ve Bilginin Batılılaştırılması

Yayın Bilgisi

Doru, Fatma. “Korkut Tuna Ve Bilginin Batılılaştırılması”. Bir Sosyolog Bir Kavram Ve Din - 1. ed. Özcan Güngör - critical ed . 2/323-337. Din Sosyolojisi Araştırmaları. Ankara: Oku Okut Yayınları, 2023. https://doi.org/10.55709/okuokutyayinlari.246