Yazarlar
-
Dr. Fatma Somuncuoğlu Erkanhttps://orcid.org/0009-0004-1333-3952
Pantheism is a broad and multifaceted philosophical and religious worldview that asserts the identity of God and nature. It lacks a single, universally accepted definition. Throughout history, pantheistic elements have appeared in various Eastern and Western philosophical and religious traditions, and the system was particularly developed and formalized by philosophers such as Spinoza. In pantheism, God is not considered separate from the universe; rather, God is viewed as identical with nature and existence itself. Accordingly, concepts such as unity, immanence, monism, and determinism are central to pantheistic thought.
Although pantheism is sometimes perceived as akin to theism, it fundamentally differs by rejecting the notion of God as a being endowed with will, knowledge, and power. In the context of the problem of evil, pantheism offers explanations that diverge significantly from theistic interpretations.
The problem of evil centers on the question of how the existence of evil can be reconciled with the existence of God. Within theism, this problem poses a challenge to God’s goodness, omnipotence, and justice. In pantheism, however, the issue is addressed differently, since God is not a personal or volitional being. One of the most fundamental criticisms of pantheism relates to its monistic structure: the identification of God with nature implies that evils are inherent within God or God's nature, potentially rendering God "evil." Another significant criticism is pantheism’s commitment to determinism, which denies the existence of free will and thereby undermines the basis for human moral responsibility.
Pantheists such as Spinoza regard good and evil as relative constructs, arising from human cognition and ignorance. From this perspective, evil is merely a label assigned by humans to certain events based on their perceived self-interest, and it lacks objective reality. The universe operates according to laws of necessity; everything occurs as it must. Consequently, free will is considered an illusion, and neither humans nor God can act otherwise. This deterministic view raises serious questions about the possibility of moral accountability.
The pantheistic notion that evil is merely an illusion has been subject to several philosophical critiques. First, it is argued that the theory is internally inconsistent. If evil is unreal, then the illusion that conceals the pure and untainted goodness of everything must itself be regarded as a form of evil—thus, evil would exist. This means the claim that evil is unreal implies its own falsity. Secondly, the pantheistic view is said to contradict common human experience. The claim that evil is an illusion appears counterintuitive when confronted with real-life tragedies. For instance, it is clearly unreasonable to suggest to a grieving mother who lost her child in an earthquake that her suffering is merely illusory. A third critique concerns the undermining of moral foundations. Denying the existence of evil is sometimes described as the worst possible moral claim, as the pantheistic view, by failing to distinguish between good and evil, effectively erases the basis of moral values. Lastly, critics argue that pantheism renders worship and religious devotion meaningless. While pantheism allows for reverence toward nature or the divine unity, it excludes any personal relationship with God, such as prayer, worship, or divine-human interaction.
Panteizm, Tanrı ile doğanın özdeş olduğunu savunan hem dinî hem felsefi yönleri bulunan, tek bir tanımı olmayan geniş ve çok yönlü bir düşünce sistemidir. Tarih boyunca Doğu ve Batı’daki çeşitli felsefelerde ve dinlerde panteist unsurlar görülmüş, özellikle Spinoza gibi filozoflar tarafından sistematik hâle getirilmiştir. Panteizmde Tanrı evrenden ayrı düşünülmediği gibi Tanrı’nın, doğa ve evrenin kendisi olduğu düşünülür. Bu bağlamda panteizmde birlik, içkinlik, monizm ve determinizm gibi kavramlar ön plandadır.
Panteizm zaman zaman teizme yakın görülse de Tanrı’nın irade, bilgi ve kudret sahibi bir varlık olarak kabul edilmemesi, onu teizmden ayırır. Kötülük problemi bağlamında panteizm, teistik anlayıştan farklı açıklamalar sunar.
Kötülük problemi, özellikle Tanrı’nın varlığı ile kötülüğün nasıl bağdaştırılabileceği sorusunu içerir. Bu sorun teizmde, Tanrı’nın iyiliği, kudreti ve adaletiyle çelişen bir mesele olarak görülürken; panteizmde bu durum, farklı bir biçimde ele alınır çünkü panteizmde Tanrı, zat ve irade sahibi bir varlık değildir. Panteizme yöneltilen en temel eleştiri onun monist yapısıdır. Buna göre, Tanrı ve doğanın özdeşliği, kötülüklerin doğrudan Tanrı’da veya doğasında yer alması anlamına gelir ve bu Tanrı’yı “kötü” kılabilir. Diğer bir eleştiri ise onun determinizmi savunmasıdır. Bu düşünce temelde özgür iradeye yer vermediği için insanın ahlaki eylemlerinden sorumlu tutulamamasına yol açar.
Spinoza gibi panteistler, iyi ve kötüyü insan zihninin ve bilgisizliğinin ürünü olan göreli kavramlar olarak görür. Ona göre kötülük, evrendeki olaylara insanın kendi çıkarı açısından verdiği bir isimden ibarettir ve nesnel bir gerçekliği yoktur. Evren, zorunluluk yasalarına göre işler; her şey olması gerektiği gibi olur. Bu durumda özgür irade de bir illüzyondur ve dolayısıyla insan ve Tanrı “başka türlü davranamaz.” Bu determinist yaklaşım, insanın ahlaki sorumluluğunu da sorgulatır.
Panteist düşüncenin kötülüğün illüzyon olduğu teorisine bazı eleştiriler yapılmıştır. İlk olarak, teorinin kendi içinde çelişkili olduğu söylenebilir. Buna göre, eğer kötülük gerçek değilse o zaman her şeyin hakiki ve bozulmamış iyiliğini bizden saklayan yanılsamanın (illüzyon) kendisi de kesinlikle bir kötülük olarak görülmelidir ki bu durumda, kötülük gerçektir. Burada kötülüğün gerçek dışı olduğu tezi, kendi yanlışlığını ima eder. Bir diğer eleştiri ise, panteist teorinin genel tecrübelere aykırı olmasıdır. Kötülüğe ilişkin bu iddia gerçek hayatta yaşadığımız ya da karşılaştığımız durumları göz önüne aldığımızda sezgilere aykırı görünmektedir. Mesela, aklı başında bir kimsenin açlıktan veya şiddetli bir depremde göçük altından çocuğu ölen bir anneye aslında bunun bir illüzyon olduğunu söylemesinin zor olduğu açıktır. Üçüncü bir eleştiri ise ahlaki eylemlerin temelini sarstığı şeklindedir. Kötülüğün olmadığını söylemenin söylenecek en kötü şey olduğu iddia edilir. İyi ve kötüyü birbirinden ayırmayan panteist düşüncenin nihayetinde değerlerin ayrımını da ortadan kaldırdığı açık bir şekilde görünür. Son eleştiri ise ibadetleri anlamsız hâle getirmesidir. Panteist düşüncede, Doğa’ya veya ilahi Birliğe saygı gösterilmesine olanak sağlanırken ibadete, duaya veya Tanrı ile insan arasındaki herhangi bir kişisel ilişkiye yer olmadığı açıktır.

Bu çalışma Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License ile lisanslanmıştır.
Telif Hakkı © 2025, Oku Okut Yayınları. Bazı hakları saklıdır. Kitap, ticari olmayan kullanımlar için CC BY-NC 4.0 lisansı ile yayımlanmıştır. https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/deed.en
-
Dr. Fatma Somuncuoğlu Erkan, Mi̇lli̇ Eği̇ti̇m Bakanliği
Ankara’da doğdu. Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde lisans, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde “Hilmi Ziya Ülken'in Tarihi Maddeciliği Eleştirisi” teziyle yüksek lisans, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde “Panteizm ve Kötülük Problemi” teziyle doktorasını tamamladı. Aydın ve Ankara’da farklı okullarda din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olarak çalıştı. Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünde, açık lise ve açık ortaokul öğrencilerine yönelik din kültürü ve ahlak bilgisi ders kitaplarının yazımı ve dijital içerikler için senaryo yazarlığı görevlerinde bulundu. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığında çalıştı. Şimdi ise Din Öğretimi Genel Müdürlüğünde çalışmaya devam etmektedir. Akademik makale, ulusal ve uluslararası bildiri, poster sunumu ve çeşitli konularda yazıları bulunmaktadır.
Yazarın yayınlanmış 8. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi’nde (2016) İş Güvenliği Kültüründe Çalışanların Kader Anlayışları konulu bildirisi, 9. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi’nde (2018) Tevekkül Anlayışının Güvenli/Güvensiz Davranışlar Üzerine Etkisi konulu poster sunumu, (2024) Çoklu Evren Panteizmi ve Kötülük Problemi: Yujin Nagasawa Örneği ve (2025) Transhümanist Anlayışta İyilik ve Kötülük başlıklı bildirileri, farklı akademik dergilerde yayımlanmış (2023) Spinoza ve Kötülük Mektupları ve (2025) Monizm Bağlamında Panteizmin Kötülük Problemine Yaklaşımı konulu makalesi bulunmaktadır. 2023’te Din Felsefesi alanında Panteizm ve Kötülük Problemi tezi ile doktora eğitimini tamamladı.
İndir
Yayın Bilgisi
-
Yayın TürüKitap
-
Yayım Tarihi23 Temmuz 2025
-
Dizi
-
Dizi No.1
-
Kategori
-
ISBN-10 (02)625-95679-5-2
-
ISBN-13 (15)978-625-95679-5-2
-
Date of first publication (11)23.07.2025
Bu kitapla ilgili ayrıntılar
Bu çalışmada kullanılan veriler, bilimsel ve etik kurallara uygun biçimde sınıflandırılmış, analiz edilmiş ve raporlanmıştır. Veriler, üçüncü kişi veya kurumlarla paylaşılmayacaktır.