Examination of the Claims of Orientalists that the Qur'an is Derived from the Torah and the Bible

Oryantalistlerin Kur’an’ın Tevrat ve İncil Kaynaklı Olduğu İddialarının İncelenmesi

Yazarlar

Since the day it was revealed to the last prophet of Islam, Prophet Muhammad, the Qur’an has been subjected to many slanders and denials. This situation has not affected the believers, who have strived to preserve it both in their hearts and writing until today. Before Islam, those who were given scriptures as a truth did not uphold their trusts and distorted their holy books. They have made every effort to undermine, deny, and cast doubt on the existence of the Qur’an. This study is limited to responding to the claims of Orientalists that the Qur’an is derived from the Torah and the Bible. The fundamental problem in this claim is the Orientalists' inability to accept the truth and their jealousy. The arguments presented by Orientalists regarding the reliability of the Qur’an serve to refute the notion that it is derived from the Torah and the Bible. Due to their nature as divine religions, Judaism, Christianity, and Islam are fundamentally the same; however, the Jews have distorted the Torah, and Christians have distorted the Bible, whereas Muslims have meticulously preserved the Qur’an since the day it was revealed. Our main aim is to highlight the similarities and differences between the Qur’an and the Torah and the Bible, expressing this through Islamic foundations and sources. People in society shape their lives based on the values they believe in. Therefore, the truth of these values and their purification from all doubts is of great importance. This study will be beneficial in establishing that the Qur’an is not derived from the Torah and the Bible, posing no doubts for believers. A qualitative method has been used in this study. The first section addresses the claims that the origin of the Qur’an is the Torah and the Bible, which Orientalists have persistently emphasized from the past to the present, including the stages of protection such as writing, compilation into a mushaf, and transcription. The second section provides information about the history and origins of Orientalism, and in its sub-section, the foundation of the Orientalist claims is examined and responses are given in accordance with Islamic sources. It has been observed that the sources obtained in the studies of Orientalists lack an objective approach and scientific discipline. On the contrary, they exhibit a destructive policy and a biased stance based on potential claims. Many Orientalists have stated that the Prophet Muhammad created a new book from information derived from the Old and New Testaments during the time of the Prophet. While a critical perspective on the Qur’an has prevailed in the West from the past to the present, we, as believers, must exert every effort to preserve the Qur’an. Currently, Qur’an education and memorization training are widely ongoing in our country. Training in the ten different readings (qira'at), and the methods of Tajwid and Taqrib should be promoted and developed with a structured approach. Those in the academic circle should be educated on Orientalist perspectives and equipped accordingly. Academic responses should be prepared against the unfounded theses of the Orientalists.
Son hak din olan İslam’ın peygamberi Hz. Muhammed’ (sav) indirilen Kur’an indiği günden itibaren birçok iftira ve yalanlamaya maruz kalmıştır. Bu durum iman edenler için bir etki oluşturmamış ve günümüze kadar onu hem sadırlarda hem de satırlarda muhafaza etmek için gayret etmişlerdir. İslam öncesinde kendilerine hak olarak kitap gönderilenler emanetlerine sahip çıkmamış ve kutsal kitaplarını tahrif etmişlerdir. Kur’an’ın varlığından da rahatsız olup onu bozmak, yalanlamak, iftiralarla şüphe uyandırmak için olağanca gayret göstermişlerdir. Bu çalışmamız oryantalistlerin (doğu bilimci) Kur’an’ın Tevrat ve İncil kaynaklı olduğu iddialarına yanıt olarak sınırlandırılmıştır. Bu iddiadaki temel problem oryantalistlerin hakikati kabullenemeyişleri ve kıskançlıklarıdır. Oryantalistlerin Kur’an’ın güvenirliğine dair ortaya attığı iddialardan, Tevrat ve İncil kaynaklı olmadığının cevabı mahiyetindedir. Semavi din olma sebebiyle Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam kaynak itibariyle birdir şu farkla ki; Yahudiler Tevrat’ı, Hristiyanlar ise İncil’i tahrif etmiş ancak Müslümanlar Kur’an-ı Kerim’e indirildiği günden beri büyük bir titizlikle sahip çıkıp korumuştur. Temel amacımız Kur’an’ın Tevrat ve İncil ile benzerliğini ve farklılığını ortaya koymak. Bunu İslami temeller ve kaynaklar üzerinden ifade etmektir. Toplumda var olan insanlar, hayatlarını inandığı değerler üzerinden şekillendirmektedir. İnandığı değerlerin hakikat oluşu ve tüm şüphelerden arındırılması bu sebeple önem arz etmektedir. Bu çalışma Kur’an’ın Tevrat ve İncil kaynaklı olmadığını inanan kimseler için herhangi bir kuşku teşkil etmediğini belirleme noktasında fayda sağlayacaktır. Bu çalışmada nitel yöntem kullanılmıştır. Oryantalistlerin geçmişten günümüze kadar ısrarla üzerinde durdukları, Kur’an’ın menşei Tevrat ve İncil’dir iddiasına; vahyin nazil oluşundan itibaren koruma aşamaları olan yazımı, Mushaf haline getirilişi ve İstinsahı ilk bölümde ele alınmıştır. İkinci bölümde oryantalizm tarihi ve kökeni ile ilgili bilgi verilmiş, alt bölümünde de oryantalistlerin iddialarının temeli araştırılıp İslam kaynakları doğrultusunda cevap verilmiştir. Oryantalistlerin çalışmalarında elde ettikleri kaynaklarda objektif bir yaklaşım ve ilmi bir disiplin olmadığı gözlemlenmiştir. Aksine yıkıcı bir politika ve muhtemel iddialar üzerine yanlı bir ahval sergilenmiştir. Çoğu oryantalist Hz. Peygamber’in yaşadığı dönemdeki insanlardan Eski ve Yeni Ahit’ten gelen bilgilerle yeni bir kitap meydana getirdiğini söylemiştir. Batıda Kur’an üzerine geçmişten günümüze kadar süren tenkit bakış açısı egemenken, bizlerde inanan insanlar olarak Kur’an’ın muhafazası için elimizden gelen gayreti fazlasıyla göstermeliyiz. Ülkemizde hali hazırda Kur’an öğretimi ve hafızlık eğitimi yaygın bir şekilde devam etmektedir. Kıraati aşere, takrib ve tayyibe eğitimleri yaygınlaşmalı ve seviyeli bir düzenle ilerlemelidir. Oryantalist bakış açıları üzerine özellikle ilim halkasında bulunanlar tedris edilmeli ve donanımlı hale getirilmelidir. Oryantalistlerin asılsız tezlerine akademik cevaplar hazırlanmalıdır.

Oryantalistlerin Kur’an’ın Tevrat ve İncil Kaynaklı Olduğu İddialarının İncelenmesi

İndir

Yayın Bilgisi

İde, Fatma Zehra. “Oryantalistlerin Kur’an’ın Tevrat Ve İncil Kaynaklı Olduğu İddialarının İncelenmesi”. 4. Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu: Bildiri Özetleri Kitabı. ed. Abdullah Demir - critical ed . 6/147-150. Sempozyum Kitapları. Ankara: Oku Okut Yayınları, 2024. https://doi.org/10.55709/okuokutyayinlari.323